Miami Sanat Haftası’ndan Arda Kalanlar

Her yıl Aralık ayında dünyanın sanat ve tasarım tutkunları Sanat Haftası için Miami'ye akın ediyor. Miami Sanat Haftası, yıllar içinde çeşitli kültürlerin zenginliğiyle donatılmış, kaçırılmayacak bir beslenme alanı haline geldi. İşte Miami Sanat Haftası 2023’de öne çıkan etkinlikler…

THE BASS – Anne Duk Hee Jordan: I Will Always Weather With You

Anne Duk See Jordan'ın Amerika’daki ilk kişisel sergisi olan “I will always weather with you”, müzenin 60. yıl dönümü sezonu kapsamında 4 Aralık'ta The Bass'ta açıldı. Adını çalkantılı bir aşk mektubuna benzeyen bir isimden alan, Jordan'ın geniş ölçekli etkileşimli alanı, teknolojinin neden olduğu iklim değişikliğini ve dünyada giderek zorlaşan yaşamı ele alıyor.

Sergi 23 Haziran 2024'e kadar ziyaret edilebilir.

PAMM – Gary Simmons: ‘Public Enemy’

Miami Sanat Haftası sırasında olağanüstü programlar sunması ile tanınan PAMM (Pérez Art Museum Miami), bu yıl da Gary Simmons’ın “Public Enemy” adlı sergisine ev sahipliği yapıyor. Simmons'ın otuz yılı aşkın sanatsal kariyerini ilk kez kapsayan sergide, geniş bir heykel koleksiyonu, dinamik enstalasyonlar ve alanda oluşturulan büyük ölçekli çizimler yer alıyor.

Simmons'ın çalışmalarında ağırlıklı olarak popüler Amerikan kültüründeki, özellikle sinema, mimari ve şehir müziğindeki kurumsal ırkçılık ve sınıf eşitsizliği temaları yer alıyor. Tahtaya bulaşmış veya kısmen silinmiş tebeşir çizimleri gibi pedagojik motiflerin düzenli kullanımı sanatçının bu konulara yaklaşımının özeti.

Sergi 28 Nisan 2024'e kadar ziyarete açık.

SUPERBLUE – SFER IK Ödülü 

5 Aralık'ta Superblue'da Antoine Bertin'in, bir yapay zeka sanat eseri yarışması olan SFER IK Ödülü 2023'ü kazandığı açıklandı. Sanatçı, SFER IK'nin Maya ormanındaki yenilikçi kampüsünde iki ay misafir sanatçı programına katılacak. Amaç, biyolojik çeşitlilik, türler arası iş birliği, teknoloji ve doğa temalarını ele alan, yapay zeka tarafından oluşturulan bir sanat eseri yaratmaktı ve Bertin'in kazanan çalışması The Bat Cloud, SFER IK'nin Tulum'da yakında açılacak olan açık hava müzesinde sergilenecek.

Azulik Uh May adlı bu yaratıcı merkezde Bertin, yerel zanaatkârlara, dijital üretim tesisi FabLab'e ve çalışmak için 100 bin dolarlık bir bütçeye erişebilecek. Mimar, çevrebilimci ve girişimci Roth tarafından kurulan ve “Sanat Şehri” olarak da bilinen on dönümlük arazi aynı zamanda bir mimarlık ve iç tasarım stüdyosuna, bir medya prodüksiyon şirketine ve bir grup atölyeye de ev sahipliği yapıyor. Roth, bu benzersiz bağlamın, sanatçının doğal dünyamızı anlamak ve daha iyi hizmet etmek için geleneksel araçları avangard tasarımla birleştirmesine olanak sağlayacağına inanıyor.

Art Basel Miami Beach 2023 – Pozisyonlar

8-10 Aralık tarihlerinde gerçekleşen ve 21. yılına yaklaşan Art Basel Miami Beach, bu yıl 277 seçkin uluslararası galeriye ev sahipliği yaparak listesine 25 yeni sanatçı kattı. Fuarın Pozisyonlar bölümünde Latin Amerikalı genç yeteneklerin muhteşem kadrosu sergilendi.

16 bireysel sunum arasında şunlar yer alıyor:

– Brezilyalı sanatçı Allan Weber, yeni heykellerini ve pandemi sırasında yemek dağıtırken dağıtımı yaparken geliştirdiği, sınıfsal eşitsizliklere gönderme yapan fotoğraf serisi Tamo junto não é gorjeta'yı sergiledi.

– Meksikalı sanatçı Andrew Roberts, suda yaşayan insansı yaratıklarla ilgili bir video parçası da dahil olmak üzere dört eserini ilk kez görücüye çıkardı. Roberts, fantastik enstalasyonlar aracılığıyla savaş teknolojisi ve jeopolitik bir şiddet alanı olarak okyanus konularını araştırıyor.

– Porto Riko'dan Esaí Alfredo, tropik vahadaki gece yaşamının gizemli, ağırlıklı olarak erkek ağırlıklı kırsal sahnelerini tasvir eden, sinematik, rüya gibi resimlerden oluşan bir koleksiyon olan Noches Que Nunca Acaban / Hiç Bitmeyen Geceler'i sergiledi.

Art Basel Miami Beach – Meridyenler

Ayrıca, Art Basel Miami Beach'in Meridyenler bölümünde yer alan ve bu yıl "doğaya, toprağa ve dünyadaki çeşitli kültürel ve manevi coğrafyalara hitap eden" temalara odaklanan 19 büyük ölçekli sanatçı da fuarın kaçırılmaması gerekenleri arasında yer aldı.

Öne çıkanlar olarak:

– Paula Cooper, Ja'Tovia Gary'nin ilk enstalasyonu ve film kolajı Quiet As It's Keep'i temsil etti. Başlangıç konusu olarak Toni Morrison'ın 1970 tarihli romanı En Mavi Göz'den yararlanan Gary, kurgu dışı türlerde nesnelliğe meydan okuyor ve Siyahilerin yaşamının çarpık temsillerini onarmak için kendi görsel hafızasını yeniden kullanıyor.

-Libyalı-Yuroklu sanatçı Saif Azzuz, yalnızca kapalı alandaki küçük boşluklardan görülebilen heykeller ve tablolar barındıran, çitlerle çevrili bir avlu kurulumuyla ayrıcalık ve sömürgeleştirme tarafından belirlenen arazi sınırları konusuna değindi.

– Son olarak, Stefan Tcherepnin tarafından gerçekleştirilen mekana özel 60 dakikalık müzik kompozisyonu The Keys, sanatçının büyükannesinin yaşadığı Key Largo'nun tehlikeli coğrafyasını elektrikli kartografik izler aracılığıyla somutlaştırdı.