New York Moda Haftası S/S 2024’de Öne Çıkanlar

New York Moda Haftası S/S 2024, bunaltıcı yaz sonu sıcağında şehri ele geçirdi. Sezonun en çok beklenen sunumlarından bazıları arasında Peter Do'nun Helmut Lang koleksiyonu, yükselen yıldız Diotima'nın güçlü gösterisi ve Phillip Lim ve Ralph Lauren'in podyumlara dönüşü yer alıyor. Proenza Schouler, Khaite, Willy Chavarria ve Gabriela Hearst gibi şehrin tanınmış favorilerinin demir attığı hafta, bazı şüphesiz sürprizler ve yeni keşiflerle birlikte Amerikan modasına bir bakış sundu.

Özetimizde New York Moda Haftası S/S 2024'ün en iyileri yer alıyor.

Tory Burch

Duyurulmasının üzerinden neredeyse on yıl geçtikten sonra, Amerikan Doğa Tarihi Müzesi'nde yakın zamanda tamamlanan Gilder Bilim, Eğitim ve Yenilik Merkezi ilk defilesine ev sahipliği yaptı. Tory Burch, 230.000 metrekarelik şaşırtıcı alanın zemin katını doldurmak için uygun bir seçimdi. Studio Gang ve kurucusu Jeanne Gang'ın eseri olan ergonomik, fütüristik tasarımı, tasarımcının S/S 2024 koleksiyonu için mükemmel bir arka plan oluşturdu; bu sayede 60'lar ve onun tüm uzay çağı iyimserliği, çağdaş bir dokunuşla sunulsa da yüksek sesle ve net bir şekilde çınladı. Kabarık güneş gözlükleri, derin oyuk yakalı mini tunikler ve gümüş biblo takılar retro referanslarla başlamış olabilir, ancak tamamen o ana ait bir his uyandırdı.

Ulla Johnson

Brooklyn'deki kar amacı gütmeyen kuruluş Powerhouse Arts, Ulla Johnson'ın yaz koleksiyonunun tuvalini sağladı. Modeller, yüksek atriyum tavanından yay şeklinde sarkan güzel deniz kabukları dizileri arasında yürüdü. Beton zemine kumla dev dairesel kabuklar çizildi. Johnson, defile notlarında “doğanın ilahi formu” olarak tanımladığı daireyi, hışırdayan payetlerden cömert daire eteklerini süsleyen fırıldak şifonlara kadar doğrudan kıyafetlerinin üzerinde sergiledi.

Dion Lee

Dion Lee, koleksiyonlarında uzun süredir karşıt güçler arasındaki gerilimi yansıtıyor. Tasarımcı, erkeksiliği kadınsılığa, gösterişe karşı endüstriyelliği veya sert derinin sağlamlığını ve şifonun yumuşaklığını karşı karşıya getirerek, markasının felsefesini görünüşte uyumsuz olan etrafında inşa etti. Bu sezon da farklı değildi; terzilik ve takım elbiselerin bol denim, bol jarse ve abartılı deri şekilleriyle kontrast oluşturduğu, cepler ve keselerle süslenmiş yüksek deri botların da aralarında bulunduğu Parisli marka Both ile devam eden iş birliğinin bir parçasıydı.

Proenza Schouler

Jack McCollough, Lazaro Hernandez'le birlikte Proenza Schouler'daki son defilesinin ardından sahne arkasında, "Bazı elbiselerin hiçbir ağırlığı yok" diyerek, sanki mavi gökyüzü ya da gri bulutlar kullanılarak yaratılmış kadar hafif gözüken elbiselerinden bahsetti. Hernandez, "Çok sayıda şeffaf, sulu katman kullandık" diye ekledi. Giysilerin kendine güvenen kullanışlılığına ve kolaylığına rağmen, bazı incelikli, esprili dokunuşlar (kazak kollarının önden bağlandığı boyundan bağlamalı bir elbise) ikna edici bir şekilde ortaya çıktı. Benzer şekilde, kalçaların altına sarkan özel dikim pantolonlar, alttan dışarı bakan kot pantolon görünümüyle çift üst kısımlara sahipti. Aksesuarlar arasında şık, düz bir bel çantası; elde tutulan küçük şeffaf şifon çantalar; devekuşu tüyü ve deri çanta; neopren terlikler ve sandaletler yer aldı.

Palomo Spain

Plaza Hotel'in Teras Odasının ihtişamının karşısında yer alan Alejandro Gómez Palomo koleksiyonu, insan cinselliğinin ikiliğini kucakladı ve katılanlara hepimizin iki tarafı olduğunu hatırlattı. “Gül Bahçesinde Gezinti” adını taşıyan koleksiyon, çelişkilerin kişinin kendi içinde nasıl yaşayabileceğini, yasak olanın aynı zamanda keşfetmeyi, isyanı ve toplumsal normlara karşı özgürlük deneyimini nasıl teşvik ettiğini sunmasıyla güncelliğini hissettirdi.