Q&AJOURNAL: Serena Uziyel

Gelenek, sanat ve zanaatın bir araya geldiği Serena Uziyel markanız 2019 yılından bu yana, hem Türkiye’de hem de global moda ekseninde kendine köklü bir yer edindi. Markanızın arkasında yatan değerlerden bahsedebilir misiniz?

Serena Uziyel markasında yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşmayı başarmış ya da unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarını yaşatmayı amaçlıyoruz. Kültürümüzden izler taşıyan teknik ve el sanatlarını günümüzün modernliği ve trendleri ile harmanlayıp, en yüksek seviyedeki zanaat anlayışıyla birleştiriyoruz. Çok özel işlemeler ve kombinasyonlar yaratabilmek için tüm yıl boyunca en özel ve yeni materyallerin peşinden Hindistan ve Toskana Bölgesi’ne gidiyor ve koleksiyonun her paçasını buralardaki, en iyi zanaatkarların çalıştığı atölyelerde gerçekleştiriyoruz. Makineleşmenin ön planda olduğu bu çağda zanaatı ve el işçiliğini ön planda tutarak, yüksek teknikler ve yüzlerce adımla hazırlanmış bir eşi olmayan ürünler yaratıyoruz.

Stilinizi ve tasarımlarınızı şekillendirirken en büyük ilham kaynağınız kimdi?

Kendimi bildim bileli dünyanın birçok yerinde bulunma fırsatım oldu, farklı kültür ve insanlar ile tanıştım. Sırtımda çantam, elimde karalama defterim, beş duyumla tadabildiğim her şey daimî olarak bana ilham veriyor. Dolayısıyla, tek bir ilham kaynağından bahsetmem imkansız. Egon Schiele, Elizabeth Koning, Edward Weston, Louise Bourgeois, Andrea Putman ve Liagre bana ilham veren sanatçılardan birkaçı.

Bir Serena Uziyel parçasını üç kelime ile tanımlamanızı istesek, bunlar hangileri olurdu?

Detay, el işçiliği ve eşsizlik.

Moda takvimlerin değişmesi ve sürdürülebilirlik adına atılan adımlar göz önünde bulundurulduğunda, moda sektörü hızlı bir dönüşüme girdi. Serena Uziyel bu doğrultuda hangi adımları atıyor ya da atmaya hazırlanıyor?

Serena Uziyel olarak daima trendlerin ötesinde; uzun yıllar kullanılacak, hatta kullanan kişilerin birer parçasına dönüşecek ürünler tasarlamaya çalışıyoruz. DNA’mızda yer alan ‘yavaş lüks’ ilkesi doğrultusunda, bunu hem son derece kaliteli materyallerle yapıyor; hem de sınırlı adetlerde çalışarak ürünlerimize sahip olan kişilerin kendilerini daha özel hissetmelerini amaçlıyoruz. Geri dönüştürülebilir materyalleri tasarım ve üretim süreçlerimize sıklıkla dahil etmeye çalışıyoruz. Buna yönelik olarak, birincil ve doğa dostu materyalleri tekrar kullanmaya ve ürünlerimizi ortaya çıkarırken süreci hızlı modanın tam aksi bir şekilde kurgulamaya özen gösteriyoruz. Örneğin, teknolojinin sunduğu kaynaklardan faydalanarak, numune adetlerimizi azaltmaya gayret ediyoruz. Numunelerimizi dijital ortamda üç boyutlu ve gerçeğe çok yakın bir şekilde yaratabiliyor ve müşterilerimize gösterebiliyoruz.

Umutla yeni başlangıçlarla adım attığımız 2021 için planlarınız, hayallerinizden ve sizi heyecanlandıran yeni projelerinizden bahsedebilir misiniz?

2021 yılı için çok heyecanlıyız. Serena Uziyel’i dünyada daha fazla lokasyona ulaştırmak ve mağaza sayımızı artırmak adına güçlü planlarımız var. Dijital mecraların ne kadar önemli olduğunu her geçen gün daha iyi anlıyoruz, biz de dijital oluşumumuzu kuvvetlendirmek adına yenilikler planlıyoruz. Tüm bunların yanında eşsiz ürünlerle çoğalabilmek daimi tutkumuz.