St. Pancras Renaissance Hotel’in En Yenisi: Midland Grand

St. Pancras Renaissance Hotel'deki Midland Grand Yemek Odası coşkulu bir karşılama ile açıldı. Görkemli Art Deco estetiği, sıcak servisi ve hareketli ortamıyla bunda şaşılacak bir şey yok. Şef Patrick Powell'ın menüsü geleneksel ile çağdaş Galya'yı buluştururken, baştan çıkarıcı Gotik Bar'da bir aperitif şart.

St.Pancras Renaissance Hotel'deki Midland Grand Yemek Odası ve Gotik Bar, Fransız mutfağına zengin bir bakış sunuyor. Bar için, Midland Grand Yemek Odası'ndan tamamen ayrı, başlı başına ziyaret edilmesi gereken bir destinasyon demek mümkün: karamsar bir şekilde aydınlatılmış, eksantrik bir şekilde döşenmiş ve son derece atmosferik.

Midland Grand Yemek Odası, eski Gilbert Scott'tan devralındı ve peluş, yaldızlı ve estetik açıdan mümkün olan en iyi şekilde abartılıyor.

Eskiden Chiltern Firehouse'da çalışan ve güncel olarak Allegra ve Booking Office 1869'da çalışmaya devam eden Şef Patrick Powell, atıştırmalıkların ustası olarak biliniyor. Allegra'daki ünlü ciğer parfe choux'su ve Booking Office 1869'daki ayranla kızartılmış tavuğuna saygı duyulur. Midland Grand Yemek Odası'nda ise bizi parmesanlı börek, siyah sarımsak ve traşlanmış coppa, bir çift gildas ve ızgara ahtapot ile karşılıyor.

Menünün kökleri klasik Fransız mutfağına dayanıyor ancak aynı zamanda çağdaş ve eğlenceli de hissettiriyor. Dana tatlısı ve yabani mantarlı Vol-au-vent menüye şıklık katıyor. Ana yemekler arasında ise domatesli tarte tatin’i ve, salsa verde ve yumuşak polenta ile servis edilen hake en papillôte'i denemekte yarar var; her ikisi de güney Fransa yazlarını hatırlatıyor.

Daha hafif bir öğün geçirmek isterseniz de restoranda salatalar, kabuklu deniz ürünleri ve çiğ yemekler bol miktarda bulunuyor. Büyük yiyiciler için ise, patates kızartması, kızarmış tavuk, dana kaburga veya sığır filetosu önerilir.