Vincent Van Duysen’den Manhattan’da minimalist bir triplex

Belçikalı bir çift, 20 yıl önce ilk defa Vincent Van Duysen’in evini gördüklerinde mimarinin süperstarı ile aynı tasarım görüşünü paylaştıklarını fark ettiler. Hem çiftin hem de mimarın bir evden bekledikleri aynıydı: daha fazla alan, daha az obje ve daha az renk.

Çift 20 yıl sonra Belçika’dan New York’a taşındıklarında evlerini kimin ellerine teslim edeceklerini hiç düşünmediler. Kaos şehri New York’un Manhattan bölgesinde bulunan üç katlı apartman dairesi Van Duysen’in minimalist anlayışı ile yükseldiği şehre bir tezat oluştururcasına sakinlik vadediyor. 

Van Duysen’in elinden çıkan daire kuşkusuz ki modern bir yapıya ve tasarıma sahip olmasına rağmen zamansız kimliği ile öne çıkıyor. Müşterilerinin koşuşturma ile geçen hayatlarında sakin bir vaha yaratmayı amaçlayan Belçikalı mimar, yüksek pencereler ile gün ışığını içeriye davet ederken keskin ve öne çıkan renkler kullanmak yerine mekanın renk uyumuna saygı duyuyor. Duvar ile aynı renkteki Belçika keteninden perdeler mekanda bir akışkanlık sağlarken ahşap mobilyalar ve toprak rengindeki el yapımı halılar ile doğaya da bir gönderme yapıyor. 

Tasarımlarında farklı unsurlar ile bir “senfoni” yaratmayı amaçlayan Van Duysen dairenin çatı katında da doğayı Manhattan’ın göbeğine davet etmeyi başarıyor. Peyzaj mimari Piet Oudolf’un elinden çıkan çatı bahçesine yaptığı küçük dokunuşlar ile çiftin çocukları ile de eğlenceli bir vakit geçirmeleri için gerekli ortamı yaratmayı başarıyor.