Bellocq Tea Atelier

Çay, sudan sonra dünyanın en çok tüketilen ikinci içeceği. Bazıları için yeri başka bir şey ile doldurulamayacak sıradan bir alışkanlık, bazıları için ise sakin bir tatil günü ve battaniye ile geçen bir günün öğesi. Fakat bazı insanlar var ki onlar için çay, zengin ve törensel bir unsur. Çay gibi mütevazı bir içeceğin önemini gözden kaçırmak kolay olsa da tarihsel ve farklı kültürler içindeki yeri önemlidir. Bu yüzden Bellocq, çay geleneklerini yeniden şekillendirmek yerine en saf haliyle sunması ile görülmeyi hak ediyor.

Brooklyn’deki endüstriyel Greenpoint semtinde yer alan bu atölyeye, ağır bir ahşap kapıdan geçerek erişiyorsunuz. Bu kapıda büyük demirden bir “B” harfi ve halata asılmış paslı bir çaydanlık dışında, içeride bulacağınız şey ile ilgili bir ipucu yok. Fakat Greenpoint’in sıradan kapılarından birinin ardında, dünyanın her yerindeki yüksek bahçelerden elde edilen el yapımı tatlar ve saf çaylar sunan enfes kokulu bir çay stüdyosu olan Bellocq yer alıyor. Bu girişin sadeliği sizi aldatmasın, eşikten adımınızı attıktan sonra her köşesi, egzotik, nadir ve çarpıcı şeylerle dolu bir mekan ile karşılaşacaksınız.

Bu çok stilize dükkanın adı, 20'nci yüzyılda yaşamış Fransız-New Orleanslı fotoğrafçı E.J. Bellocq'den geliyor. Eskiden ahşap stüdyosu olan mekan Brooklynli tasarım firması SAAW ile yeniden tasarlanmış. “Bütün estetik için, The Met'deki Orta Doğu odasından ilham alındı,” diye açıklıyor kurucularından Michael Shannon. “İnsanların oyalanmak, denemek ve öğrenmek için yeterince rahat hissetmelerini istiyorduk.”

Mekan, harmanlarını orijinal çaylara saygı ile oluşturuyor. Kendi çaylarını üretiyorlar ve karışımlarına ilham veren çiftlikler ile ilişki kurmaya devam ediyorlar. İngiliz çay kültüründen açıkça etkilenmelerine rağmen tüm dünya ilham kaynakları.

Stewart karışımları yaratmak hakkında, "Neredeyse parfüm yaratmak gibidir, bazı bileşenler birlikte olmak ister," diyor. Sunulan 120 çay çeşidi, stilleri ve geldikleri ülkeye göre düzenlenmiş. En çok satan karışımlar arasındaki The Queen's Guard, gül yaprakları, lavanta ve mavi kantaron ile harmanlanmış bir Seylan çayı. Bir diğeri Le Hammeau ise limon otu, papatya, lavanta, gül yaprakları, nane ve adaçayının birleşiminden oluşuyor.

Bellocq Tea Atelier gidilmesi gerekenler listenizin başında hala yerini almadıysa, artık notlarınızın arasına eklemenin tam vakti.