Hermes’den NYC’e Küçük Bir Jest

Hafif bir yağmur bile, Cuma sabahı New York'un Meatpacking Bölgesi'ndeki bu  tuğla binanın dışındaki heyecanı azaltamazdı. Birçoğu Fransız lüks marka Hermès'in çantalarını taşıyan 30 kişilik bir grup, Manhattan’daki binanın dışında sıraya girmiş ve içeriye adım atmayı bekleyen ilk grup olarak yerlerini almışlardı. Hermes mağazasının NYC açılışı da yine diğer açılışlarda olduğu gibi büyük bir ilgi ve kalabalıkla karşılandı.

Bir fotoğraf stüdyosu (Annie Leibovitz ve Steven Meisel gibi değerli yeteneklerin çalıştığı yerlerde) mağazaya dönüştürüldüğünde nasıl görünür?

Önceden eski bir fotoğraf stüdyosu olarak kullanılan Manhattan’ın Meatpacking Bölgesi'nde açılan bu yeni Hermes mağazası binanın tüm karizmatik ve otantik yapısını gayet başarılı bir şekilde taşıyor.

Bunun hakkında genel olarak konuşmak gerekirse, heybetli ve ihtişamlı markaların lüks bir butikte karşılaştırıldığından çok daha parlak, samimi ve daha renkli. Binanın tasarımında ise markanın Paris'teki Rue du Faubourg Saint-Honoré'deki orijinal mağazasında bulunan aynı karo mozaik burada da kullanılıyor. 

Bugüne kadar alışık olduğumuz Hermès butiklerinde, cüzdan veya çantaları camlı vitrinler dışında görmenin ne kadar nadir olduğunu bilirsiniz ancak bu mağazada, her şeye uzanıp dokunabiliyorsunuz . Dilerseniz mağazanın arka tarafında bir fincan kahve içebiliyorsunuz. Mağazanın üst katında ise dekorasyon objelerinin yanı sıra kadın ve erkek hazır giyim koleksiyonu ve ayakkabılar yer alıyor.

Kıyafet denemek için gireceğiniz kabinlerde ise yine sizi son teknoloji bir sistem karşılıyor; deneyeceğiniz kıyafeti üzerinize tutuyorsunuz ve kabindeki ekran size kıyafetin üzerinizde nasıl duracağını gösteriyor. Kısacası Hermes’in yeni mağazasında da yine müşteri memnuniyeti en üst seviyede tutulmuş ve her şey en ince detaylarına kadar düşünülmüş.